Merhaba arkadaşlar bu yazımızda size türk havacılık tarihi hakkında bilgiler vereceğiz. Havacılıkta devrim yapan Wright Kardeşler 17 Aralık 1903’te dünya için çok büyük bir ilke imza atarak, kontrol edilebilir bir motoru olan bir hava aracını 37 metre, 12 saniye havada yürütmüştür. Türkiye havacılığa gözlerini 1911 ve 1912 yılın da, önemli Türk insanlarını Avrupanın çeşitli bölgelerine (Fransa-İngiltere) göndererek havacılığa ”Merhaba” dedi. İlk havacılık merkezimiz Yeşil Köy Tayyare ve Makinist mektebinde Avrupa dan aldığımız 17 uçakla havacılığımıza ilk adımlarımızdan birini emperyalist devletlere gösterdik.
Ne yazık ki o sıralar I. Dünya Savaşı ile başı dertte olan Türk Cumhuriyeti ve alınan uçakların çoğu kullanılmaz hale geldi. Yokluk içinde bir mucize yaratmak istiyordu ve kırık uçaklar ile (Yunanlardan ele geçirilen) keşif ve bombalama görevi üstlenildi.
Türk Havacılık Tarihi ve Türk Sivil Havacılık Tarihi
Türk Havacılık Tarihi; memleketimiz için ve ayakta durabilmemiz için havacılık hayatımızda önemli bir rol oynamaktadır. Bunu anlamak hiç geç olmadı, büyük liderlerimiz sayesinde işi en kısa zamanda toparlamış olduk. Uçak imalatımız 24 Haziran 1923 te Vecihi Hürkuş ve arkadaşlarının Halkapınar Tayyare Atölyesinde Vecihi K-VI uçağının imalatı ile dünyaya ‘Bizde varız bu yarış da denilebildi.
Cumhuriyetimizin kurulma sevince hala dillerimizdeyken birde, havacılıkla ile yapılan testlerimiz, çalışmalarımız her zaman olumlu ve geleceğe el uzatmaktaydı. Beni ve havacı arkadaşlarımızı üzen tek nokta bunların o zamanlar kısıtlı bir topluluğa hitap etmesiydi, bunun nedeni ise ilgisizlik idi. Kendimizi çok şanslı hissetmeliyiz ki o zamanlar büyük liderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Silah arkadaşları ”İstikbal göklerdedir.‘‘ hedefiyle tamamen bizi başarıya inandırabiliyordu. Ne yazık ki, tarihimiz bu başarımızı görmezden gelmiştir ve gelmeye de devam ediyor!
Atatürk 1925 Teyyare Cemiyetini kurduktan sonra arkadaşlarıyla bu işin ciddeyitini bir daha belirterek, bu işin peşini bırakmayacaklarını apaçık belli ettiler. Atatürk her şeyin farkına çabuk sürede varıp, dünyada söz sahibi olmamız gerektiğini ve bunun için yolun havacılıktan geçtiğini belirtmiştir. Bu öngörüsünü birde 1926 TOMTAŞ ‘a bağlı Kayseri Teyyare fabirkasini kurarak süslemiştir ve inanılmaz bir yükseliş yapıp Avrupanın ”Hadi canım!” diye bileceği bir sayı ile 1939 yılına kadar 212 uçak üretilmiştir.
Sadece küçük bir probleme sahiptiler. Her şey iyi ve güzel gidiyordu ama yinede Avrupanın para bakımında hayla kullanılmaya devam eden ülkelerden biriydi. Bundan sonra motorların harp sanayisi ve memleketimizde yapılması için büyük bir çalışma başlamıştır buda tam bağımsızlık yolunda ilelebet devam ettiğimizin açıkça bir göstergesidir. Bunun ilk meyveleri 1941 yılında Etimesgut Teyyare Fabrikası kurulmuş ve 1950 yılına kadar THK-1 den THK -16 ya kadar özgün projeler ve planörler yetiştiriliyordu.
Aynı hedef üzerinde 1948 yılında THK Gazi Uçak Motor Fabrikası kurulmuştur. Tamamen Türk uçakları için inanılmaz bir çaba vardır ve tamamen farklı uçak lisansları ile uçak üretmek istiyorlardı. Nuri Demirağ NUD-36, NUD -38 ile bu umutlar gerçekleştirmişti. Politikamız kısaca “Kendi uçağını kendin yapdı…”
1938 yılında MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ‘ün ölümüyle, her şey altüst olmuş ve bağımsızlık hedefimiz yön değiştirmişti. Kısaca karanlık günlere ‘Merhaba’ diyebiliyorduk. Bu nedenle alınan yanlış kararlar ile 1925 yılında temelleri atılan uçak fabrikamızı Kimya Endüstri ve Makine Kurumuna devredildi. Kara günlerin başlangıcında Amerika önemli rol oynayıp Türkiye’ye ağır bir mektup ile Kıbrıs’ta yapılacak olan tatbikatta katiyen ABD izini olmadan Türk uçakları kullanılmayacaktı. Marshall anlaşması ile göz göre göre elimizdeki uçaklar gidiyordu. Yani kısaca bizim havacılıkta abimiz Amerika olmuştu o zamanlar. Halbuki” İSTİKBAL GÖKLERDEYDİ” ve ATATÜRK bunu bize çok iyi bir şekilde aktarıştı. Amerika’nın bu politikasiyla , dışarı yeniden bağımlılık artmıştı ve Türkiye’de havacılık sadece lafta kalmıştı.
Her şey oysa ki çok güzel başlamış idi ve bunu Mustafa Kemal Atatürk ve Arkdaşlarıyla tüm dünyaya göstermiştik. Gel gelelim bizim bağımsızlık düşüncemize; üzülerek söylüyorum gerçekten havacılık adına, Mustafa Kemal Atütürk’ten sonra kısa tabirle yırtıp atılmıştır. İsterdim ki; bağımsızlık ve havacılık yolunu değiştirmeyelim. Ne yazık ki yanlış bir izlenim yakalayıp duvara çarptık, Amerika ve Avrupa bizden korkup, bunu açık bir antlaşmayla belli edip, bizlere yeniden gösterdi ki TÜRK insani her şeyi başarabilir. Günümüzde hayla geçmişimiz den ders almayıp devam etmekteyiz, bu konuya el koyacak kişiler bizleriz. Uçak öğrencileri ve Hava sevdalıları. UNUTMAYIN! İSTİKBAL GÖKLERDE ve Her zaman Kalbimizde.
Türk Havacılık Tarihi İle İlgili Video: