British Columbia Üniversitesi araştırmacıları, giyilebilir elektronik teknolojisi alanında geniş uygulama yelpazesine sahip olabilecek, bükülebilir, gerilebilir, şeffaf bir sensör geliştirdiler.
“Science Advanges” dergisindeki açıklamaya göre, geliştirilen esnek cihaz, önde gelen bazı akıllı telefonlardan gelen çoklu algılama işlevlerini birleştirerek, yakınlık, dokunuş ve basıncı tanımlayabiliyor. Sensör, iki gerilebilir silikon tabakası arasına bir kat iyonik olarak iletken durumundaki hidrojel elektrot tabakası yerleştirilmesiyle üretilmiş. Poliakrilamid elektrotların, tabaka/sensör üzerindeki parmağın hareketini ve dokunuşunu tespit edebilen bir elektrik alanı oluşturduğu tespit edilmiş.
Gelişmiş tüm sensör özellikleri artık tek bir sensörde olacak!
UBC, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği doktora öğrencisi araştırmacı Mirza Saquib Sarwar “Iphone 3D Touch” da olduğu gibi basıncı algılayabilen, “Samsung AirView” de olduğu gibi parmak hareketini tespit edebilen sensörler zaten var.
“Katlanabilir, şeffaf ve gerilebilir sensörler de var. Bizim katkımız, tüm bu işlevleri tek bir pakette birleştiren bir cihaz.”
Üretimi basit ve ucuz!
Araştırmacı ekibe göre, sensör üretiminde kullanılan malzemeler ucuz, üretim nispeten basit ve istenildiği takdirde farklı ebatlarda üretilebilir. Basit bir kalıplama tekniğiyle 5 cm X 5 cm ebatlarında bir prototip film tabakası üretilerek, tabaka/sensör üzerine hafif bir dokunuş uygulanmış ve kapasitansta lokal olarak %15’lik düşüş olduğu, birden fazla parmağın konumunu da tespit edebildiği gözlenmiş. Ayrıca araştırmacı ekip, cihazın büküldüğü ve gerildiği zaman da dokunuşun algılanabildiğini, böyle bir şeyin daha önce yapılmadığını söylüyor. Üretilen sensörün bazı potansiyel kullanım alanlarının, tıbbi verileri izlemek için kullanılan tek kullanımlık giyilebilir ürünler, yumuşak dokulu robotik deriler olabileceği düşünülüyor.
Artık robotlarla beraber çalışabileceğiz,
UBC Uygulamalı Bilimler Fakültesinden Mirza Saquib Sarwar’nin danışmanı Profesör John Madden; “Mevcut durumda çalışma alanları içerisindeki makineler, zarar verebilme olasılığı nedeniyle insanlardan ayrı tutuluyor.”
“Eğer bir robot varlığımızı algılayabilir ve bir etkileşim sırasında bize zarar veremeyecek kadar yumuşak/nazik olabilirse, güvenli bir şekilde aletleri değiştirebilir, nesnelere zarar vermeden onları yerinden alabilir ve çevrelerini güvenle tarayabilirler.”