Ana SayfaMühendislikNeden Hep Para İçin Çalışıyoruz?

Neden Hep Para İçin Çalışıyoruz?

Sevgili okurlar, Bilim olgusu yalnızca Dünyanın belli bir bölgesine bahşedilmemiştir. Neden hep Amerikalı, İsveçli, İsviçreli veya Japon bilim adamları denildiğinde üzerinde araştırma yaptığımız bir konuda sunulan tezlere ikna oluyoruz. Neden bu memleketlerin sahip olduğu teknoloji ve bilgiyi göklere çıkartırken kendimiz, kendi ülkemizin teknolojisine katkıda bulunmuyoruz? Ve en önemlisi bizler neden hep para için çalışıyoruz?

Bir ülkede buluşu yapılan bir teknolojinin piyasaya sunulmadan önce yıllarca o ülkenin ordusunda zaten kullanıldığını biliyor muydunuz? Örneğin, telefonlar piyasaya çıkartılmadan önce, 7-8 yıl boyunca Amerikan ordusunun kullanımında olduğunu ve daha üst bir teknolojiye geçildiğinde artık eski teknolojinin piyasaya sürülmesine karar verildiğini biliyor muydunuz?

askeri-teknolojiPeki, bu tutumun kaynağına inecek olursak; devlet olgusunu en önemli yapan topluluk askeriye topluluğudur yani o ülkenin atak ve savunma mekanizmasıdır. Bunun nedeni ise yer yüzündeki “Savaş”, “Çatışma” ve “İntikam” gibi kavramların Kabil’in Habil’i öldürdüğü günden beri gündemimizden maalesef hiç düşmemesidir. Konuya bu açıdan bakacak olursak, bizler gibi büyük ve profesyonel düşünen bireylerin, her insana bahşedilmeyen “mühendis zekası”na sahip kişilerin ilgi duyduğu alanda profesyonel olması, o alandaki her teknolojiye hakim olması kaçınılmaz bir zorunluluktur.

Öte yandan, maalesef bazılarımızın aklında hep şu düşünce yer almakta; “Ülke zaten elden gidiyor ben ne yapabilirim ki?” Ülke elden gitmesin diye tankların önüne yatman gereken, düşman saldırısından kaçmak için sığınacak yer araman gereken, yoksulluktan her geceyi aç geçirmen gereken günler gelmeden ülke teknolojisine sahip çıkmalısın. İster lise çağında olalım ister üniversite, ister üst düzey alanlarda ister en düşük konumlarda, her daim düşünmemiz gerekiyor. Bir mühendis beyinin kafasında her daim bir alternatif çözüm olmalı.. Kafası hep ne yapılabilir? soruları ile dolu olmalı. Kafamız bu sorular ile dolduğunda, gereksiz egolarımızı bir kenara bırakıp, makro düzeyde kendi ülkemiz için, mikro düzeyde ise var olduğumuz evren için olumlu bir şeyler yaptığımızda görevimizi yerine getirmiş olacağız.

Bir diğer konu da maalesef ülkemizde yaşan eğitimli insanların önemli bir kısmının çevre şartlarının (Örn: aile baskı ve/veya yönlendirmesi, prestij sahibi olma isteği), sistem zorlamasının (Örn:iş alanlarının kısıtlı olması) bir neticesi olarak istemediği veya gönüllü olmadığı bölümlerde okuyup mezun oldukları işi icra ederken sıkılmaları. Unutmayın sayın okurlar, üniversitede atacağınız her adım sizin ve sizin nezdinizde ülkenizin geleceğini etkileyecek. Ne iş yaparsanız yapın, para kazanmayı ne kadar çok isterseniz isteyin unutmayın ki şöyle bir söz var “İlmi isteyene, zenginliği ise istediğime veririm“. Bizler yapmayı çok istediğimiz işi her zaman hayatımızın merkezine koymalıyız. Tıpkı atomun parçasındaki elektronların muazzam dizilimi gibi geri kalan bütün diğer olgular bizlerin etrafını saracaktır. Fakat eğer parayı merkezimiz yaparsak tıpkı kimyasal etkiye maruz kalan bir atom gibi bütün dizilimimiz alt-üst olacak. O yüzden insanlar “Türk Bilim Adamlarının Dediğine Göre” ile başlayan açıklamalar yapana kadar parayı hayatımızın merkezinden çıkartıp icra etmek istediğimiz bilimi hayatımızın merkezine yerleştirmeliyiz.

Bu yazıyı kaleme almamın temel sebebi mühendislik piyasası hakkında bilgi edinmek isteyen hemen her arkadaşın ilk sorusunun İş imkanı var mı? veya Maaş ne kadar? olması. Bu soruları sormadan önce ilk sorulması gereken sorular “Bu bölümü seçersem hangi alanlarda daha verimli olabilirim?” veya “Benim yapmayı istediğim iş hangi alanın içerisinde yer alıyor?” olmalı. Son olarak, okuduğunuz bu yazıyı sizlere yurtdışında prestijli bir üniversitenin Havacılık ve Uzay Mühendisliği Fakültesi-Uçak Mühendisliği bölümünü ani bir karar alarak bırakıp, çocukluğumdan beri iletişimin nasıl sağlandığını çok fazla kadar merak ettiğimden dolayı Telekomünikasyon Mühendisliğine geçmiş bir Mühendis Beyin olarak yazıyorum. Unutmayın, bazen daha iyisi için iyi olandan vazgeçmeniz gerekebilir.

Teknoloji ile Kalın!

Mücahit Arslan
Mücahit Arslan
Asya kıtasında tamamlanan lisans eğitimi ardından vatan toprağında yüksek lisans eğitimini tamamlamış bir mühendisim. Uzun yıllar yüksek teknoloji ar-ge mühendisi olarak görev yaptıktan sonra havacılık çalışmaya başladım. Ülkemizin savunmasına bir nebze katkıda bulunmak için mücadele ediyorum. Uzun lafın kısası gözümüz yükseklerde! Sizlerle merak uyandıran bilimsel olayları ve bireysel olarak elde ettiğim sosyal gözlem sonuçlarımı paylaşacağım. Teknoloji ile Kalın!

36 Yorum

Subscribe
Bildir
guest
36 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları göster
Arıcılık Malzemeleri

Yeni Yazılar

Mühendislik Maaşları

Bunları Gördünüz mü?