Ana SayfaAstronomi ve AstrofizikNASA İlk Defa Dünya Boyutlu Yaşanabilir Gezegenler Keşfetti

NASA İlk Defa Dünya Boyutlu Yaşanabilir Gezegenler Keşfetti

NASA teleskobu tek yıldız etrafında ilk defa toplu halde Dünya boyutlu yaşanabilir gezegenler keşfetti. NASA’nın Spitzer Uzay Teleskobu, tek bir yıldız etrafında dolanan Dünya benzeri 7 gezegenin aynı anda yer aldığı bilinen ilk sistemi ortaya koydu. Bu gezegenlerin üçü, yaşanabilir alan içerisinde olup ana yıldızın çevresindeki bölgede muhtemelen sıvı haldeki suya sahip kayalık gezegenleri oluşturmaktadır.

Bu keşif, güneş sistemimizin dışında tek bir yıldızın etrafında bulunan ve yaşanabilir bölge içerisindeki gezegenlerinin en fazla sayısıda bulunduğu yeni bir kayıt. Bu yedi gezegenin tamamında, doğru atmosferik koşullar altında, bildiğimiz kadarıyla yaşamın anahtarı olan sıvı su olabilir. Yaşanabilir bölgedeki 3 gezegenin şansı hepsinden daha yüksek.

Ajansın Washington’daki Bilim Misyon Direktörlüğü müdür yardımcısı Thomas Zurbuchen, “Bu keşif yaşanabilir ortamların bulunması konusunda önemli bir parça olabilir” dedi. “Yalnız mıyız?” Sorusuna cevap vermek en önemli bilim önceliğidir ve yaşanabilir bölgede ilk defa bu kadar çok gezegen bulmak o hedefe doğru atılmış önemli bir adımdır. ”

Dünya’dan yaklaşık 40 ışıkyılı (235 trilyon mil) uzaklıktaki gezegen sistemi, Kova takımyıldızı içerisinde olup nispeten bize yakındır. Güneş sistemimizin dışında bulundukları için, bu gezegenler bilimsel olarak dış gezegenler (exoplanets) olarak bilinirler.

Bu dış gezegen sistemi adı, Şili‘de bulunan transit geçen gezegenleri ve bir gezegenin etrafında gözlenen küçük gezegenimsi yapıları izleyen teleskoba (TRAPPIST) ithafen TRAPPIST-1 olarak verilmiştir. Mayıs 2016’da TRAPPIST’i kullanan araştırmacılar, sistemde üç gezegen keşfettiklerini açıklamıştı. Spitzer, Avrupa Güney Gözlemevi’nin Çok Büyük Teleskopu da dahil olmak üzere yer yer çok sayıda teleskobun da yardımıyla bu gezegenlerin ikisinin varlığını doğrulayarak beş tane daha keşfetti ve böylece sistemde bilinen gezegen sayısını yediye çıkardı.

Yeni sonuçlar çarşamba günü (22.02.2017) Nature dergisinde yayınlandı ve Washington’da NASA Karargahındaki bir haber bülteninde açıklandı.

Spitzer verilerini kullanan ekip, yedi gezegenin boyutlarını tam olarak ölçmüş ve yoğunluğunun tahmin edilebilmesi için altı tanesinin kitlelerinin ilk tahminlerini geliştirmiştir.

Yoğunluklarına dayanarak, TRAPPIST-1 gezegenlerinin tümü kayalık olabilir. Daha fazla gözlem yapmak ile sadece gezegenlerde suyun zengin olup olmadığını belirlemenize yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda yüzeylerinde sıvı su olup olmadığı da ortaya çıkartır. Yedinci ve en uzaktaki dış gezegen kitlesi henüz tahmin edilmemiştir – bilim insanları buz gibi, “kartopu benzeri” bir dünya olabileceğine inanmaktadır, ancak daha fazla gözlem gereklidir.

Belçika’nın Liege Üniversitesi’ndeki TRAPPIST dış gezegen teptinin ana araştırmacısı ve makalenin baş yazarı Michael Gillon, “TRAPPIST-1’in yedi harikası, bu yıldız türünde yörüngede bulunan ilk Dünya boyutundaki gezegenlerdir” dedi. “Potansiyel olarak yaşanabilir, Dünya ölçeğinde olan gezegenlerin atmosferlerini araştırmak için şu an için en iyi hedef” dedi.

O kadar soğuk ki, sıvı su, güneş sistemimizdeki gezegenlerde mümkün olduğunca yakın olan yörüngedeki gezegenlerde hayatta kalabilir.

Güneşimizin aksine, ultra-serin bir cüce olarak sınıflandırılan TRAPPIST-1 yıldızı o kadar soğuk ki, güneş sistemimizdeki gezegenler ile kıyasladığımızda en yakın olan merkürde bile sıvı halde suyun olması gibi bu durumu düşünebilirsiniz. TRAPPIST-1’deki 7 gezegenin yörüngelerinin hepsi, Merkür‘ün güneşimize olan mesafesinden daha yakın. Ayrıca Gezegenler de birbirine çok yakındır. Eğer ki gezegenlerden birisinde olsaydınız, gökyüzüne bakıp potansiyel olarak komşu dünyaların jeolojik özelliklerini veya bulutlarını görebilir ve hatta bazen bizim uydumuz ay’dan daha büyük boyutlu olarak diğer gezegenleri görebilirdiniz.

Gezegenler de aynı şekilde yıldızlarına gelgitsel olarak kilitlenebilirler; bu da gezegenin aynı tarafının daima yıldızla karşı karşıya olduğu anlamına gelir. Bu nedenle her iki taraf sürekli gündüz veya gece olur. Bu durum, Dünya üzerindeki hava koşullarına tamamen benzemediği anlamına gelebilir, örneğin şiddetli rüzgarlar ve aşırı sıcaklık değişiklikleri gibi.

TRAPPIST 7 Gezegen Keşfi

Spitzer keşfini takiben NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu, yaşanabilir bölge içindeki üç gezegeni de içeren toplamda dört gezegenin taramasını başlattı. Bu gözlemler, bu gezegenlerin çevresinde, Neptün benzeri gaz halindeki gezegenlere özgü, kabarık, hidrojen açısından baskın atmosferlerin varlığını değerlendirmeyi amaçlıyor.

Aşağıdaki video 360 derecelik panorama ile, yaklaşık 40 ışıkyılı uzaklıktaki yedi gezegen sisteminin bir parçası olan ve yeni keşfedilen bir gezegenin yüzeyini tasvir ediyor. Görünümü fareniz veya mobil cihazınızı kullanarak hareket ettirerek bu yabancı dünyayı keşfedebilirsiniz.

Kaynak: Nasa.gov

Furkan Gümüş
Furkan Gümüş
Karadeniz Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümü mezunu. Yüksek lisans eğitimini Marmara Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünde tamamladı. Doktora eğitimine Yıldız Teknik Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği alanında devam ettiriyor. Uzmanlığı Robot ve Mekatronik Sistemler, Otomatik Kontrol, Mekanik Tasarım, Gömülü Sistem ve Kontrol Yazılımlarıdır.

4 Yorum

Subscribe
Bildir
guest
4 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları göster
Arıcılık Malzemeleri

Yeni Yazılar

Mühendislik Maaşları

Bunları Gördünüz mü?