Arkeoloji, insanlık tarihine ışık tutan ve atalarımızı anlayıp modern hayatımıza sunan en önemli bilim dallarından biridir. İnsanoğlunun yazılmamış geçmişininin büyük çoğunluğunu arkeoloji hala gün yüzüne çıkaramamıştır.
Arkeolojik kazılar ve çalışmalar sonucunda ortaya çıkan buluşlar günlük hayatımızda bizler için önemli sayılmayabilir. Fakat arkeolojinin asıl amacı geçmiş olayların ve sonuçlarının doğru ve kesin tarihlemesini yapmaktır. Son yıllardaki teknolojik gelişmeler ve yenilikler arkeoloji dünyasını da etkiledi.
20.YY ‘Da önemli keşiflerin hemen hemen hepsinde modern bir yöntem olan karbon 14 metodu kullanılmıştır. Diğer bilimsel çalışmalar ilkel insanların nasıl yaşadıkları ve kesin zamanları hakkında anlamamıza yardımcı olmuyordu.
Arkeoloji ve diğer sosyal bilimler yıllardır ileri sürdükleri teorileri radyokarbon tarihleme yöntemi ile kanıtlamış oldu. Yıllardır radyokarbon tarihleme, jeoloji, hidroloji, jeofizik, atmosferik bilimler, deniz bilimi ve hatta tıp alanında kullanılmaktadır.
Radyokarbon tarihleme Gelişimi
Amerikan fizikokimyacı Willard Libby ikinci dünya savaşı sonrasında radyokarbon aktivite ölçen bir yöntem geliştirmek için bir takım bilim insanı ile çalışmalar yapmıştır.
Radyokarbon tarihlendirmenin temel ilkeleri
Radyokarbon ya da karbon-14 karbon atomunun kararsız ve güçsüz bir radyo aktif izotopudur. Kararlı izotopları karbon-12 ve karbon-13’dür.
Karbon-14 azot-14 atomlarının kozmik ışın nötronlarının etkisi tarafından en üst atmosferde sürekli oluşturulur. Hızlı bir şekilde havada oksidasyon olarak Karbon dioksit oluşur ve küresel karbon döngüsüne girer.
Bitkiler ve hayvanlar hayatları boyunca karbon-14 havadaki oksijenle birleşerek karbon dioksit özümserler. Öldükleri zaman karbon 14 bozunur ve radyoaktif parçalanma kuralları tarafından tanımlanan bir oranda azalış gösterir.
Radyokarbon yaş tarihlemeye uygun malzemeler
Çoğu organik bileşenler tarihlendirilebilir. Bazı inorganik maddeler, aragonit kabuğu gibi, minerallerin biçimi atmosfer ile dengede ki karbon-14 içerdikçe tarihlendirilebilir.
Radyokarbon tarihlendirme yöntemiyle, kömür, odun, tohumlar, kafatası, kabuklar, iskeletler, deriler, toprak, vazolar, duvar yazıları, iplikler, kağıtlar gibi daha bir çok örnek üzerinde tarihlendirme yapılır.
Temel radyokarbon tarihlendirme yöntemleri
Gaz orantılı sayımı, konvansiyonel radyometrik tarihlendirme yöntemlerinden biridir. Bir örnek tarafından yayılan beta parçacıkların sayımı ile gerçekleşir. Beta parçacıklar radyoaktif bozunmanın ürünüdür.
Sıvı sintilasyon sayımı 1960larda diğer radyokarbon tarihlendirme yöntemleri içinde en popüler olanıydı. Bu yöntemde örnek önce sıvı biçimine dönüştürülür ardından sintilatör eklenir. Bu sintilatör malzemeler beta parçacıkları ile etkileşime girdiği zaman ışıma yapmaktadır.
Hızlandırılmış kütle spektrometresi modern radyokarbon tarihlendirme yöntemidir. Bu yöntem ile beta parçacıkların sayımı yerine doğrudan karbon-14 sayımı yapılmaktadır.
Son olarak Türkiye’de radyokarbon ile tarihleme yöntemi için Ulusal bir laboratuvar kurulmaktadır. Kömürleşmiş bitkiler, ağaçlar, kemik ve diğer örneklerden, radyokarbon tarihleme yapılacak laboratuvar olacaktır. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde 2015 yılı Sonbaharında denemelere başlanması planlanan tesisin 2016 yılı içinde Türkiye ile birlikte Ortadoğu, Balkanlar’a hizmet verebilecektir.
Radyokarbon (Karbon 14) ile tarihlemenin yapılacağı tesise Arkeoloji, Yer Bilimleri, Çevre Bilimleri ve Nükleer örnekler kabul edilecektir.
Bir sonraki yazımda görüşmek üzere…