Evren tek kelimeyle muazzam ve büyüleyici bir yerdir ama ne yazık ki sonsuz değildir. Bunun nedeni evrenin büyümesidir ve büyüyen bir cisim sonsuz olamaz şimdi evren nasıl dağılmadan bir arada duruyor size bunu anlatmaya çalışacağım, öncelikle güneş sistemimizden başlayalım nasıl tüm gezegenler yörüngeden çıkmadan bizim yıldızımız olan güneşin etrafında dönüyorlar?
Basit bunun nedeni güneşin uzay zamanı bükmesidir. Bu bükülmenin sonucunda ortasında güneş olan bir çukur oluşur ve gezegenler güneşin uzay zamanı bükerek oluşturduğu bu çukurdan kaçamazlar sonuç olarak gezegenler güneşin içindeki hidrojen bitip yakabileceği yakıtı kalmayana kadar o çukura hapis olmuşlardır. Aynı şekilde dünya ve diğer gezegenler de uzay zamanı bükerler ama tartışmasız güneşin kütlesi daha büyüktür ve bizi güneşin etrafında dönmeye zorlayacak kadar kuvvetlidir. Bu durum sadece bizim güneş sistemimizde geçerli değildir. Bütün sistemlerde böyledir, bana soracak olursanız bu gerçekten büyüleyici ve bir o kadar da korkutucu bir durum, Aynı şekilde galaksilerde de böyledir. Bunun nedeni her galaksinin ortasında bir kara delik olmasıdır.
Günümüzde bilim insanları her galaksinin ortasında bir galaksi olduğunda hemfikir olmasa bile kuantum fiziğinin yasaları ve mantığın tartışılmaz doğası bunu kesin kılmaktadır. Bu kara delikler galaksiyi bir arada tutar ve dağılmasını engeller zira galaksilerin tıpası açılmış bir havuzun ortasından boşalan su gibi gözükmesinin nedeni budur. Tüm galaksi zamanla kara delik tarafından sindirilir ve tüm galaksiden geriye sadece süper kütleli bir kara delik kalır bu kara delik diğer kara deliklerle birleşir veya Hawking Radyasyonu yayarak kütle kaybeder ve sonunda buharlaşır ama ekseriyetle görülen birinci durumdur. Süper kütleli kara delik evreni yavaş yavaş sindirmeye başlar ve evren küçülür, en sonunda tek bir kara delik kaldığında ise kara delik kütle kaybetmez.
Bunun nedeni dışarı Hawking radyasyonu verememesidir, çünkü dışarısı diye bir yer kalmamıştır. Kara delik nükleer füzyona girerek içindeki tüm hidrojeni helyuma dönüştürür ve kara delik aşırı derecede yoğun olmaktan çıkar ve benliğini kaybeder aynı bir süper nova gibi patlayarak içinde bulunan bir evren oluşturmak için lazım olan tüm gereksinimleri çok yüksek miktarda bir radyasyonla etrafa yayar. Bu yeni bir evrenin başlangıcıdır. Bu teori ile ilgili daha detaylı bilgi almak istiyorsanız bu makaleme tıklayabilirsiniz; “Oluşum Teorisi”
Ama bizim konumuz evrenin nasıl oluştuğu değil nasıl dengede durduğudur. Bunu kısaca şu şekilde açıklayabiliriz en küçük yaptı taşı olan atomun içinde bile elektronlar çekirdeğin etrafında dönerler aynı mantığı uzaya indirgerseniz eğer evren en büyük kütleye sahip cismin etrafında dönmektedir ve yavaşça onun içine çekilmektedir. Bunun bir atomdan tek farkı atomda zayıf nükleer kuvvet bulunmasıdır. Evrende ise dengeyi sağlayan kuvvet kütle çekimdir. En zayıf kuvvet olmasına rağmen evreni dengede tutar. Ve devasa cisimleri çeker. Kısacası yazıyı özetlemek gerekirse evrenin anahtarı daha sadece varlığından ve yapabileceklerinin bir kısmından haberdar olduğumuz Kara deliklerdedir. Umarım bir gün kara deliklerin içini avcumuzun içi gibi biliriz, zira bence evrenin tüm sırları kara deliklerin içinde yatıyor.
Bu teori benim özel fikrimdir ve tüm telif hakkı bana ve yayımladığım mühendis beyinler sitesine aittir kopyalanması veya çalınması durumunda hukuki işlem uygulanacaktır…