Merhaba ölü ruhlar gezegeni, öncelikle beyin fırtınası serisine göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür ederim. Bu yazımda, kronometre konusuna, 4 vezir/8 vezir bulmacasının cevaplarına ve uzay macerası adlı yeni soruya değineceğim.
Neden kronometre tutuyoruz? İçine hapsolduğumuz, günden güne bizi eriten, akış hızını takip edemediğimiz, depresyon sebebi kavram. Evet arkadaşlar zaman kavramından bahsediyorum. Burada kronometre, zamanı temsil etmektedir. Peki hızına yetişemediğimiz, günlerin adeta çuvala girdiği bir kavramı nasıl yavaşlatabiliriz ve nasıl anlam katabiliriz? Bana göre çözüm, kendinize kaliteli yatırım yapmaktan geçiyor. Örnek verirsek, farzedelim vezir bulmacasını 15 saniyede çözdünüz. Kendinize günlük 15 saniye borçlandığınızı kabul edelim. Beyninize istisnasız her gün 15 saniye vakit ayırmak ve beslemek zorundasınız.
Beyni beslemenin, zamanı yavaşlatmanın, hayata anlam katmanın en etkili yolu ise kitap okumak (Merak içerisinde bıraktığın konu bu muydu? Sana mı soracam kitap okuyup, okumayacağı mı? diyorsanız, sizin için yapabileceğim bir şey yok. Ben, kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışan bireyim. Yapıp yapmamak size kalmış…). 15 saniyeniz cepte. Ay’a yolculuk sorusunu da diyelim 45 saniyede çözdünüz. Eder size toplam da 1 dakika. Günlük 1 dakika, kendinize faydalı olabileceğini düşündüğünüz kitabı okuyun ve 1 dakika sonra elinizden bırakın ve bunu her gün tekrar edin (Kritik noktamız her gün tekrar etmek. Burası çok önemli).
Ben zaten kitap okuyorum demeyin? 2 işi birbirinden ayırmanız gerekiyor. Unutmayın kendinize yatırım yapıyorsunuz. Toparlarsak, her beyin fırtınası sorusunda çözdüğünüz süreyi, önceki süreyle toplayarak okuma sürenizi arttırın. Onca boş geçen zamanın ardından günlük 1 dakikanın lafı bile olmaz…
8 Vezir Sorusu Cevapları: Görsel olarak paylaşacağım.
4 Vezir Sorusu Cevapları: x-satır, y-sütun
a-) Vezir1=[1,3] – Vezir2=[2,1] – Vezir3=[3,4] – Vezir4=[4,2]
b-) Vezir1=[1,2] – Vezir2=[2,4] – Vezir3=[3,1] – Vezir4=[4,3]
ÖLÜ RUHLAR GEZEGENİ-AY’A YOLCULUK: Gözlerinizi kapatın ve sessizliğe odaklanın. İçinizden 0’dan 10’a kadar saymaya başlayın (0’dan başlamanız çok önemli. 0’ı hakir görmeyin). 10. sayıya geldiğinizde, derin bir nefes alın ve gözlerinizi açın. Bir de ne göresiniz! Ay’a doğru yolculuk eden bir uzay gemisinde, mürettebatsınız. Fazla odaklanmış olacaksınız ki paralel evrende, zaman sıçraması yaptınız…
Uzay geminiz, 230 mil ötede Ay’ın aydınlık yüzeyinde konumlanmış ana gemiye doğru ilerliyor. Uzay daki ilk göreviniz olması hasebiyle heyecanınız, hareketlerinize yansıyor. Muz görmüş maymun gibi Dünya’yı ve uzayı seyrediyorsunuz. Aldığınız teorik bilgilerin, okuduğunuz kitapların, soyut kavramlar olmaktan çıkıp somutluğa doğru yolculuk ediyor olması, sizi tarifi belirsiz duygular içine girdap gibi çekiyor.
2 dakika sonra heyecanınızı kursağınızda bırakacak o sesle irkiliyorsunuz. Lanet olası alarm sesleri. Uzay gemisi, motorda çıkan arıza sebebiyle hızlı bir şekilde irtifa kaybetmeye başlıyor. Yedek motorların da devreye giremiyor olması, teknolojiye duyduğunuz güveni test ediyor adeta. Stresten kemerinize sıkıca tutunuyorsunuz, elleriniz acıyor ama ölüm kavramının yanında bu acının zerre değeri bile yok. Göğüs kafesiniz sıkışıyor, yüzünüz beyazlamış, soğuk soğuk terliyorsunuz. Ölümün ne kadar yakın ve ani gerçekleşebileceğini, en beklemediğiniz anda tecrübe ediyorsunuz. Çarpışmaya az kaldı. Yaklaşık 10 saniye sonra uzay gemisi, sert bir şekilde yere temas edecek. 10, 9, 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2, 1 ve 0… (Zamanı durdur ve kendine şu soruyu sor “0” nedir?)
Çarpışmadan 7 dakika sonra… Çınlama sesleri beyninizin içinde raks ediyor. Hissizlik olmasını bekliyorsunuz ama hissediyorsunuz. Durun bir dakika, nefes alıyorsunuz. Açmaya çalıştığınız gözleriniz puslu görüntüyü yırtmaya çalışıyor. Kabus olmasını beklediğiniz günün, gerçek olduğunu görmeniz sizde deprem etkisi yapıyor adeta. Filmlerde görülen bu tür sahneleri, olayın başrolü olararak bizzat yaşıyorsunuz…
Şoku üzerinizden atıp durum analizi yaptığınızda, çarpışma sonrası gemi ve ekipmanın büyük kısmının hasar gördüğünü gözlemliyorsunuz. Sizin ve geriye kalan mürettebatın hayatta kalabilmesi, ana gemiye ulaşmanıza bağlı. En kritik eşyaları, 200 millik yolculuk için seçmeniz gerekiyor. Aşağıda inişten sonra hasar görmemiş, 15 öğe listelenmiştir. Göreviniz ise mürettebatı ana gemiye ulaştırabilmek için, eşyaları önem düzeyine göre sıralamak. Size göre önem düzeyi en yüksek öğeden, en önemsiz öğeye doğru 1’den, 15’e kadar numaralandırın. Kronometreyi başlatmayı da unutmayın.
Numara
- Kibrit Kutusu
- Gıda Konsantresi
- 50 Feet Naylon Halat
- İpek Paraşüt
- Taşınabilir Isıtma Ünitesi
- 2 Tane, 45 Kalibrelik Tabanca
- Dehydrated (Kurutulmuş) Süt
- 2 Tane 100 Librelik Oksijen Deposu
- Yıldız Haritası
- Kendi Şişebilen Cankurtaran Salı
- Manyetik Pusula
- 20 Litre Su
- Sinyal Fişekleri
- Enjeksiyon İğnesi Dahil İlk Yardım Kiti
- Güneş Enerjisiyle Çalışan FM Alıcı-Verici
Bir önceki yazım: 4 Vezir Bulmacası
Sağlıcakla kalın…