Microbeads’in Türkçede tam karşılığı olmasa da kabaca mikro boyutlardaki plastik boncuklar olarak düşünebiliriz. Bu microbeads plastik parçalardan üretilmiş olup boyutları 5mm yi aşmamaktadır. Çoğunlukla polietilenden üretilse de polipropilen ve polistiren gibi diğer petro-kimyasal plastiklerde etken maddesi olabilir. Genellikle cilt yenileyici ve kişisel bakım ürünleri, diş macunları, biyomedikal ve bilimsel sağlık araştırmalarında kullanılmaktadır. Bunların yanı sıra microbeads plastik parçacık bakımından suları kirletip, tatlı sulara ve okyanus sularındaki canlılara büyük oranda zararlar vermektedir.
Amerika’da 2015 te “The Microbead-Free Waters Act” yani microbeads’in olmadığı sular için başlatılan bu hareket 2017 ye kadar tüm kozmetik ürünlerinden microbeads’i arındırmayı amaçlamaktadır.
Türleri
Microbeads katı plastik parçalardan üretilmiş olup boyutları 10 mikro metreden 5 milimetreye kadar olabilir. Düşük erime sıcaklığı ve hızlı faz değişimleri microbeads’i, seramikler ve diğer benzer materyaller gibi gözenekli yapıların arasına dolabilir kılmaktadır. En çok görülen çeşitleri polietilen ve diğer polipropilen ve polistiren gibi petro-kimyasal ürünlerdir.
Kullanım Alanları
Microbeads’i cilt yenileyici kremler ve kişisel bakım ürünleri gibi kozmetik alanlarda, sabunlarda, yüzey temizleyicilerde ve diş macunlarında görebiliriz. Özellikle biyomedikal ve bilimsel sağlık araştırmalarında mikroskobik tekniklerde, sıvı akışkanı analizinde ve imalat süreçleri analizinde kullanılmaktadır.
Yuvarlak ve çok küçük olmaları, birbirine benzer homojen yapıları microbeads’i losyon ve kremlerde için sürülebilir ve ipeksi bir doku haline getiriyor. Yumuşak ve yuvarlak özelliği kayganlığı artırıyor ve renkli görünüşleri de kozmetik bakımdan cazibe ve güzellik katıyor.
Çok küçük yapılarda olmaları microbeads’in giderlerden akıp gitmelerine ve hiçbir filtreye takılmaksızın kanalizasyon arıtmalarından geçerek doğruca nehirlere ve kanallara karışmalarına sebep olmaktadır. Bunun sonucunda plastik parçaları bakımından kirlenmiş sular meydana gelmektedir. Uppsala Üniversitesinden bir grup araştırmacı tatlı su levreklerinde birçok canlı gibi onlarında microbeads’den etkilendiğini gözlemlediler. Çok yüksek miktardaki polistiren içeren bir ekosistemde doğan bir tatlı su levreği doğası gereği yemesi gereken hayvansal plankton gibi gerçek besinler yerine bu plastik parçaları yemeyi tercih ettiğini fark ettiler. Plastik yiyen levreklerde olumsuz davranışlarda bulunmaya başladığını belirtiler. Örnek olarak tatlı su levreklerinin avcıların kokusunu alamamaya başladığını ve bu da onları kolay bir av haline getirdiği bilinmektedir.
Bu küçük boncuklar böcek ilaçları ve çok döngülü hidrokarbonları absorbe edip konsantre hale getirebilmektedir.
Kozmetikte Üretiminin ve Satışının Yasaklanması
2012 de the North Sea ve Plastic Soup adlı kuruluşları bir uygulama yaptılar ve bazı Danimarkalı tüketicilerin kullandıkları ürünlerde microbeads olup olmadığını öğrenebilmelerini sağladılar. 2013 yazında ise Amerika’nın Ulusal Çevre Programı (Nations Environment Programme) ve İngiltere merkezli NGO Fauna ve Flora Kuruluşunun (Fauna and Flora Foundation) ortaklaşa çalışarak uygulamayı daha ileri seviyeye taşıyarak herkesi rahatça kullanabileceği, 7 tane dil seçeneğine sahip bir uygulama ortaya çıkardılar. Uygulamanın başarısı tatmin ediciydi, birçok yerde microbeads içeren ürünlerin kullanımının durduğu görüldü.
Bu yasaklamalardan sonra Amerika da birçok firma ürünlerinde microbeads kullanımı durdurdu veya bu konuda bir planlamaya gittiler. Ülkemizde ise bu konuda herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.
Android ve iOS için uyumlu olup, uygulamayı indirmek isteyenler “Beat the Microbeads” şeklinde arama yapabilirler.