Bugün dünyada yedi milyardan fazla insan yaşamakta ve her bir insan eşsiz bir şekilde yaratılmış. Aramızda birçok fark olmasına rağmen hepimizin ortak bir noktası var, vücutlarımız! Ömrümüzü geçireceğimiz tek bir vücudumuz var. Peki vücudumuz nasıl çalışıyor ve vücudumuza nasıl bakmamız gerekiyor? Nasıl daha sağlıklı ve uzun yaşarız? Bu yazıda çağımızın büyük bir sağlık sorunu haline gelen Obezite’yi ele alacağız. Obezite; vücut ağırlığının ideal vücut değerinden %20 fazla olması demektir.
Obeziteyi değerlendirmede objektif kriter olan Vücut Kitle İndeksi (body mass index: BMI) kullanılır. Peki nasıl hesaplanır, kilo/boy metrekaresi (örnek; 70 kilo ağırlığında ve 175 cm boy uzunluğuna sahip bir kişinin BMI: 70/1,75*1,75= 24,5 )
BMI’e göre
- 20-25= normal
- 25-30= fazla kilolu
- 30-40= obez
- 40’dan yüksek ise= morbid obez olarak değerlendirilir
Obezitenin ülkemizde görülme sıklığı;
- Erkeklerde %20
- Kadınlarda %41
- Toplamda %30
olarak bulunmuştur.
Peki obezitenin nedenleri nelerdir;
- Genetik faktörler; en çok üzerinde durulan Leptin gen mutasyonudur. Leptin; vücut yağ dokusundan salgılanarak hipotalamus üzerinde etki göstererek iştahı baskılayan bir hormondur. Eğer leptin üreten genlerde herhangi bir düzensizlik olursa yetersiz veya dengesiz bir leptin hormon salınımı sonucu obeziteye neden olacaktır.
- Çevresel faktörler; en önemlisi yağdan zengin ve yüksek enerjili besinleri tüketmek. Sedanter yaşam yani masabaşı iş yapmak veya günlük egzersizleri yetersiz yapmak da obeziteye neden olan önemli çevresel faktörlerdendir.
- İlaçlar; antipsikotik ilaçlar, antidepresanlar, epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar, doğum kontrol hapları, steroidler ve bazı diyabet ilaçları da obeziteye neden olabilmektedir.
- Endokrin hastalıklar; vücutta steroid fazlalığına neden olan cushing sendromu, Hipotiroidi (tiroid bezinin yetersiz çalışması) gibi durumlarda aynı klinik tabloyu oluşturabilmektedir.
Obezite insanlık için neden bu kadar önemli bir problem olmuştur. Sadece Avrupa bölgesinde her yıl yaklaşık 1 milyondan fazla ölümün sorumlusudur. Gördüğünüz gibi Obezite savaşlardan daha çok ölüme neden olan büyük bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Peki obezitenin vücudumuzda ne tür hastalıklara davetiye çıkardığını biliyor musunuz.
Obezitenin neden olduğu sağlık sorunları:
- İnsülin direnci
- Tip 2 diyabetes mellitus (şeker hastalığı)
- Hipertansiyon
- Hiperlipidemi (kanda yağ asidi ve kolestrolün yükselmesi)
- Koroner arter hastalığı
- Reprodüktif değişiklikler(vücuttaki erkeklik ve kadınlık hormonları arasında dengesizliğe neden olarak çeşitli cinsel sorunlar meydana getirmesi. Kadınlarda Polikistik over sendromu, erkeklerde meme büyümesi gibi.)
- Uyku apnesi (obeziteden dolayı göğüs kafesimiz yeterince esneyemez ve solunum için gerekli olan kas hareketlerine izin vermez )
- Osteoartrit (aşırı kilodan dolayı vücumuduzu taşımakla görevli eklemlerde dejenerasyon oluşması)
- Gastrointestinal hastalıklar (gastroözefageal reflü, safra kesesinde taş oluşması)
- Karaciğer yağlanması
- Ruhsal sorunlar
- Toplumsal uyumsuzluklar
Obezitenin tedavisi
Temel amaç obezite oluşmadan önce kilo almaktan korunmak olmalıdır ve bu çocukluk çağında başlamalıdır. Çünkü çocuklukta oluşan obezite yetişkinlik dönemi obezitesine zemin hazırlamaktadır.
Bu yüzden aile fertleri, okuldaki öğretmenler ve çevredeki insanlar yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında bilgilendirilmelidir.
Obezite tedavisi, kişinin kararlı olmasını ve etkin katılımını gerektiren uzun ve zorlu bir süreçtir. Obezite oluşumunda ki faktörlerin çoğunluğu, hastalığın önlenmesi ve tedavisini güç hale getirmektedir. Bu nedenle de tedavide sadece hekim değil, hekimle birlikte psikolog ve diyetisyenden oluşan bir ekip gerekmektedir.
Tedavide amaç ne olmalıdır;
- Gerçekçi bir vücut ağırlığı kaybı hedeflenmeli
- Obezite nedeniyle ortaya çıkan veya çıkabilecek hastalıkların meydana getirebileceği riskleri azaltmak (örneğin koroner arter hastalığı)
- Kişiye özel yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek
Obezite tedavisinde hangi yöntemler kullanılmalıdır:
- Diyet tedavisi: Tedavide anahtar rol oynamaktadır. Beslenme tedavisi ile ; boya göre ağırlığın normal düzeye getirilmesi hedeflenmelidir. Uygulanacak diyetler yeterli ve dengeli beslenme kriterlerini sağlamalı, kişiye doğru beslenme alışkanlığı kazandırmalı ve daha önemlisi bu alışkanlığı sürdürebilmelidir.
- Egzersiz tedavisi: Egzersiz, diyet tedavisini destekleyici özellikte olmalıdır. Yani hem kilo verdirmeli hem de verilen kiloların geri alınmasını engelleyecek nitelikte olmalıdır.
Egzersizin türü; yürüyüş
Sıklığı; her gün veya haftada beş gün
Süresi; günde 45-60 dakika olmalıdır.
- Davranış değişikliği: kişi, kilo aldıran yemeklerden uzak durmalı, egzersiz programlarına uymalı, kendi kendini gözlemlemeli ve bu değişiklikleri pekiştirerek yaşam biçimi haline getirmelidir.
- İlaç tedavisi: Obezite tedavisinde diyet ve egzersiz tedavilerine cevap alınamadığı durumlarda ilaç tedavisi düşünülmelidir. Bu tür ilaçların mutlaka hekim tavsiyesi ve kontrolünde kullanılması gerekmektedir.
- Cerrahi tedavi: iki cerrahi yaklaşım vardır.
- Bariyatrik cerrahi; gastrik bantlama, intragastrik balon (hedef, besinlerin gastrointestinal sistemden geri emilimlerini azaltmaktır.)
- Rekonstrüktif cerrahi; vücudun çeşitli bölgelerinde yerleşmiş yağ dokularının alınmasıdır. Bu tedavi daha çok estetik ağırlıklıdır. Eğer hasta obezite tedavisinin gereklerini yerine getirmezse yağ birikimi tekrar gelişir.
Not: bu yazı sadece bilgilendirme amaçlıdır, ele alınan konular hakkında daha fazla bilgi ve öneri için her zaman hekiminize danışın.